Gluten Sorunsalı
Gluten nedir, kaynakları nelerdir?
Son yıllarda iyi ya da kötü olarak sıkça ismi geçen gluten özetle, arpa, buğday, çavdar gibi tahıllarda bulunan, başta gliadin ve glutenin olmak üzere yüzlerce proteinin kompleks bir karışımı olup doğadaki en karmaşık protein ağları arasındadır.
Ekmek, makarna gibi işlenmiş hamur işi yiyeceklerin hamur kalitesi için gereklidir ve kullanılan en yaygın katkı maddelerinden birisi olmuştur. Daha az bilinen gluten kaynakları ise işlenmiş et, dondurma, şekerlemeler, tereyağı, çeşni/soslar ve ilaçlardır. Buğday içeren ekmek başlıca gluten kaynağımız olsa da (1 dilim ekmek yaklaşık 4 g gluten içerir) günümüzde tahıl teknolojisindeki değişikliklerle glutene maruz kalma oranımız artmıştır.
Gluten ilişkili hastalıklar nelerdir, tedavisi nedir, nasıl tespit ederiz?
Artan gluten tüketimi ile gluten ilişkili hastalıkları da (çölyak, buğday alerjisi, non-çölyak gluten hassasiyeti) daha sık görülmeye başlanmıştır. Bu rahatsızlıklar genellikle gaz, şişkinlik, diyare, konstipasyon, mide bulantısı, kusma gibi belirtilerle kendini göstermektedir. Çölyak ve gluten intoleransı gibi direkt olarak gluten bağlantılı hastalığı bulunan bireylerin tek tedavisi gluteni ömür boyu yaşamlarından çıkarmaktır. Bu şikayetler mevcut ise gluten kaynaklı olup olmadığı gluten içeren besinlerin bir süre beslenmeden çıkarılıp akabinde şikayetlerin iyileşmesi halinde tespit edilebilir. Böyle bir şüphenizin olması halinde doktora başvurmanız gerekir.
Glutenin muhtemel olumsuz etkileri nelerdir?
Glutenle ilişkili çok tartışmalı konular var fakat şimdilik değinecek olduğum 3 konu bulunmaktadır:
- Gluten hassasiyeti vakalarının bilinenden çok daha fazla olduğu; belirtiler ağırlıklı olarak karın ağrısı, mide bulantısı, ishal/kabızlık olarak kendini gösterse de kimilerinde bu problemler yaşanmamakta ve vücutlarının başka bölgesi etki altında olmaktadır. Buna dayanarak depresyon, alzheimer, migren gibi hastalıkların gluten ilişkili olduğu söylenmektedir.
- Gluten isminin İngilizcedeki “glue” yani “yapıştırıcı” kelimesinden geldiği ve yapışkan yapısı ile besinlerin sindirilip kana karışmasını engellediği, sindirilmemiş besinlerin bağırsaklarda hamurumsu kalıntılar bıraktığı ve bağırsağa hasar vererek bağışıklık sistemini alarma geçiren bir sürecin başladığıdır.
- Simit, çörek, kruvasan gibi besinleri yedikten sonra kişinin kendini mutlu hissetmesinin sebebi glutenin kan-beyin bariyerini aşması ve beyinde morfin reseptörlerine bağlanarak algısal bir sarhoşluk yaratmasıdır.
Gluten sorununa nasıl bir çözüm bulunabilir?
Bu kadar tartışma arasında ne yapmalı? Glutenin muhtemel fakat kesinliği kanıtlanmamış etkilerinden dolayı seni mutlu eden alışkanlıklarından tamamen vaz mı geçmeli? Yoksa…
Vücudunu iyi analiz edip sana neyin iyi gelip gelmediğine karar vermeli, böyle bir rahatsızlığın olduğunu düşünüyorsan test yaptırmalı ve beslenme alışkanlıklarını bu sonuca göre mi düzenlemeli?
Bu soruya benim cevabım daima ikinci seçenekten yana, yani gluten ilişkili bir hastalığın olması durumunda glutensiz beslenmek yönünde olmuştur.
Ruh haliniz en az fiziksel sağlığınız kadar önemlidir ve mutsuz olacağınız düzene sadece “olabilir” ihtimali için adapte olmaya çalışmak uzun vadede ruh sağlığına glutenden daha ciddi zararlar verebilir. Gluten ilişkili bir hastalığın bulunması durumunda gluteni beslenmeden çıkarmak dışında bir tedavi şimdilik yok fakat bu da artık başa çıkması zor bir durum değil.
Glutensiz ürünler artık, normal bir ekmek ya da çikolata vb. bir yiyecek kadar alımı kolay ve çeşitliliği çok. Ancak burada içerik açısından çok büyük bir problem var: Gluten dışında sağlığa zararlı maddeler. Aldığınız ürünlerin etiketlerini iyi okumalı, glikoz-fruktoz şurubu, şeker, palm yağı gibi maddeler içerip içermediğine dikkat etmeli dolayısı ile glutensiz her ürün sağlıklıdır algısını yıkmalısınız. Glutensiz beslenmek zorundaysanız veya tercihiniz bu yöndeyse, tavsiyem paketli ürünler almak yerine glütensiz unlar kullanarak alternatif tariflerinizi geliştirmek olacaktır.
INSTAGRAM: @diyetisyenecenurbahar